Yere çöp atana ceza keselim

Yazar :

Oktay Hasırcı yazdı:

Merhabalar dostlar, istedim ki gene kahve tadında sohbetler edelim. Geçen seferki sohbetimiz sanki yarım kaldı, sohbetten siyasete dalıverdik.

Büyük bir fincan kahve hazırsa sohbete başlayalım derim.

Ama önce küçük bir hikayemiz var

-Hanımı ile anlaşamayan bir bedeviye “sebep nedir?” diye sorarlar;

“Namusum hakkında konuşmam” der.

Karısını boşayınca tekrar sorarlar; “sebep neydi?” diye.

“Başkalarının namusu hakkında konuşmam” der.

Edep bilen ahlak bilen vicdan sahibi insanlardan bugün geldiğimiz noktaya bakın ‘’dedikodu yuva yapmış, normalleşmişiz’’

Kadına şiddetten de bahsedelim ve şiddetin her türlüsünden.

Vicdanlı insanlar vardı eskiden.

Vicdan demek, acımak değildir.

Vicdan acıtmamaktır…

İstanbul sözleşmesinden bahsetmeden olmaz.

Mustafa Kemal Atatürk’ün kadına seçme ve seçilme hakkının dünyada ilk kez verildiği bu topraklarda böyle bir sözleşmenin, İstanbul’da kabulüne imza atmak gurur verici.

İstanbul sözleşmesi, kadına yönelik şiddete ve ev içi şiddet vakalarında mağdurların korunması sırasında ikinci mağduriyetin önlenmesi gereğini vurgulayan ve bu anlamda bağlayıcı olan ilk belgedir.

 Aynı sözleşmeden çıkmak utanç vericidir.

Peki soru şu: Neden çıktık?

Gene siyaset, politikalar.

İnanılmaz değil mi?

Şimdi biz bu gücü alıyoruz taş devrindeki gibi kadına, çocuğa, hayvana, ağaca, doğaya haksız bir güç olarak, şiddet olarak, egoların da baskısı ile uyguluyoruz.

Ve ayıp ediyoruz.

Buda benim gibi pek çoğumuzu rahatsız ediyor, böyle yapanları bizden değilsin kardeşim deyip onları şöyle bir uzaya fırlatasım var.

Urla bu konuda biraz daha şanslı, küçük ilçe olmasından dolayı herkesin birbirini tanıyor olması bir parça daha duyarlı bir hale getiriyor.

Eeee, biz Atatürk ilke ve inkılaplarından ayrılmayan, Atatürk’ün çağdaş medeniyet yolunu ilke edinen liyakatlı insanlar topluluğuyuz, Atatürk kırmızı çizgimiz.

Bir de Urla’daki yetkililerden bir isteğim olacak. Muhtemelen sadece benim değil ilçemizdeki STK’lar, siyasi parti ilçe başkanlıklarının da ortak istekleridir.

Milli duygularımızın doruğa ulaştığı resmi bayramlarımız, anma günlerimizde yapılan çelenk sunma etkinliğinin bir düzene konulması. Tam bir kaos yaşıyoruz. Yok mudur bu işin bir hal çaresi?

Gene neredeyse siyasete giriyorduk bak.

Siyasete girmeden de olmuyor ki… En son belediye meclisinde alınan kararlar var.

Dikkatimi çeken, Fahrettin Altay Paşa’nın Urlalı olmasından dolayı…

Neyzen Tevfik Caddesi’nin adı Fahrettin Altay Caddesi olarak değiştirildi.

Güzel, daha da güzeli Neyzen Tevfik isminin Neyzen Tevfik’in burada yaşadığı evin sokağına verilmiş olması.

Ama belediyenin işi bu sokağın adını değiştirip de Neyzen Tevfik sokağı yapmakla bitmemeli.

Bunun arkasını bırakmaması gerekiyor.

O evin, o sokakta olduğunu belirten tabelalarla, kimlik bilgileriyle dışarıdan gelenlere bunu anlatması gerek.

Neden mi?

Nasıl ki Can Yücel’in evinin olduğu sokak, Datça’ya hareket katıyorsa, dolup taşıyorsa.

Dario Moreno sokak, tarihi asansörde bilirsiniz, İzmir’de gezilip görülecek yerler arasına giriyorsa.

Neyzen Tevfik sokak da Urla’ya, o neyin, o gizemli sesini, o sokakta anlatılabilir hale getirmek, gene belediyenin ve halkın, özellikle o sokakta oturanların görevi gibi…

Belediye, biraz ön ayak olsa sanatı olmayan Sanat Sokağı demiştim.

O zaman Sanat Sokağı bir kimlik kazanmaya başlar düşüncesindeyim.

Neyzen Tevfik Sokak, Sanat Sokağı’nın başında, Sanat Sokağı’nın çıkışında, Necati Cumalı’nın evi de burada olması, koruma altında ama öyle çok fazla bir etkinlik yok. Hareketlilik göremiyorum.

Buraları hareketlendirecektir.

Urla’ya ve Sanat Sokağı’na kimlik kazandıracaktır.

Bir uçta Neyzen Tevfik, diğer uçta Necati Cumalı…

Bununla ilgili güzel projeler yapılır. Böyle ambiyans nerede var ki?

Belediye başkanımız yüksek mimar… Eminim ki mutlaka birtakım projeleri vardır.

Bir de sokağımızı ilçemizi, çarşımızı, pazarımızı temiz tutarsak. İşte o zaman tadından yenilmez.

Nasıl olacak? Eğitim şart ama bakın Bolu Belediyesi nasıl çözmüş?

Yere çöp atanlara çok ciddi para cezaları yazıyorlar.

Bence Urla’da da uygularsak belediyenin borcu bile kalmaz.

Umarım keyifli bir sohbet olmuştur.

Kim bilir malum gündem nereye giderse artık onu konuşuruz.

İyilikte, sağlıkta, mutlulukta kalın.

Kategori :
GenelaGündemaSiyaset

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir