Öncelikle, Cumhuriyet Halk Partisi’nde Kurultay ile gerçekleşen değişimin gerekliliğini yıllardan beri yazan bir gazeteci olarak sizi kutluyorum.
Kararlılığınız, inancınız ve de özverili çalışmalarınız ile kazanılan CHP Genel Başkanlığı makamını, hakkını vererek ifa edeceğiniz umudumu taşıyorum.
Görevinizde başarılar dilerken, bu yazıyı kaleme aldığım Urla’dan da size mesajlar vermek istiyorum…
Sayın Özel, belki kişisel olarak sizin değil ama CHP Urla İlçe Başkanlığı’nın, CHP İzmir İl Başkanlığı’nın, CHP Genel Başkanlığı’nın ve CHP Parti Meclisi’nin Urla’ya bir özür borcu var ve bu, bu seçimde telafi edilmeli diye düşünüyorum.
Şöyle ki; yukarıda sıraladığım silsilenin 2019 seçimlerinde CHP’nin Urla Belediye Başkan adayının belirlenmesinde ne kadar etkileri var tabii ki bilemem…
Ama bildiğim şu ki; Urla 4 yıl boyunca demokratik bir yönetim şeklinden mahrum kaldı. Meclis görev yapamadı, demokrasi sekteye uğradı.
Sakın yanlış anlaşılmasın; Kayyum olarak görev yapan 3 Kaymakamımız da bireysel olarak bu durumun yaratıcısı değillerdi tabii ki. Onlar, birer devlet yetkilisi olarak kendilerine tevdi edilen görevleri yerine getirdiler.
Şimdi hatırlayalım; Cumhuriyet Halk Partisi kayyumlara karşı düşüncede olan bir siyasi oluşum. Ama Urla’yı kendi eliyle kayyuma teslim etti.
Neydi olay?
CHP’nin Urla Belediye Başkan adayı olarak belirlediği Burak Oğuz, ezici çoğunlukla seçildi, 11 ay görev yaptıktan sonra FETÖ suçlamasıyla görevden alındı, tutuklandı, 7 ay cezaevinde yattı, yargılama sonunda 6 yıl 3 ay hapse çarptırıldı, dosya şimdi Yargıtay’da…
İşte bu acı deneyim yüzünden Urla 4 yıl sivil siyaset ile yönetilemedi.
Şimdi özür zamanı…
Mademki değişti CHP, bunu Urlalılara hissettirsin!
Nasıl mı? Çok basit…
Urla Kent Konseyi Başkanı Hadi Başman öncülüğünde ilçemizin STK’ları, odaları, partili vatandaşlar ve de partisiz vatandaşlar geçtiğimiz hafta sonunda Atatürk Kültür Merkezi’nde bir araya geldi.
Bu toplantıda, ‘Nasıl bir başkan istendiği’nden, Urla’nın acil çözüm bekleyen sorunlarına kadar her şey konuşuldu…
Kent Konseyi de bunu bir rapor haline getirdi…
İstenenler öyle dudak uçuklatacak cinsten değil!
İnsanca yaşayabilmek ve de insanca yönetilebilmenin püf noktaları aslında…
Şimdi önünüzde Urla’ya belediye başkanı olmak isteyen 52 aday adayının dosyası var…
Bunlardan 46’sı CHP Urla İlçe Başkanlığı’na, 1’i CHP İzmir İl Başkanlığı’na, 5’i de CHP Genel Merkezi’ne verdi Urla Belediye Başkanlığı’na talip olduklarını içeren dosyalarını…
Sayın Genel Başkan!
Sayın Özel!
CHP’nin Urla’ya kendini affettirmek amacıyla önüne gelen bu fırsatı iyi kullanması için çaba harcayın lütfen…
Urla, aday adaylarını kişilikleri, fiziki görünümleri, siyasi görüşleri ile değerlendirmiyor…
Hiç kimse de faşizan bir tutum göstermiyor aday adaylıkları karşısında…
İstenilen şeyler belli;
Urla’yı tanıyan
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile yan yana çalışabilecek,
Devlet kurumlarıyla sorunların çözümü için iş birliği yapabilecek,
Herkesi kucaklayıp, akrabacılık, yandaşcılık oynamayacak,
Adalet ve eşitlik ilkelerinden sapmayacak,
İlçemizin vizyonunu yükseltecek,
Kısacası Urla’yı, bilen, Urla’da oturan, Urla’nın başkanı olabilecek bir aday belirlemeniz, herkesi memnun edecektir.
Dayatma ya da genel merkezce atanacak bir adayı kabul etme lüksü kalmayan Urla’nın, bu isteklere sahip olan adaya layık olduğunu düşünüyorum.
Urla’ya kulak vermeniz dileklerimle;
Saygılar…
Tamam mustafa abi guzel soyluyorsun da genel merkez u kisiyi nasil sececek?Ölçüsü ne?
Bunun en guzel yontemi uyelerin secmesi degil mi?Ayrica dikkat edilmiyor ama 2.secilenler 3.secilenler asil onemli olan o lardir cunku onlar cok kisiler baskan gibi tek kisi degiller onlar birlikte baskana yardim edecekler ve bunu yaparken de guclerini kendilerine oy veren uyelerden alacaklar hazirlanmis bir listenin secilmesi cok yanlis keske butun partiler anlassa meclis uyeleri muhtarlardan oluşsa