Urla’da, merkezdeki Hoca Ali Camii karşısındaki Nadir Berber Salonu sahipleri Bozkurt kardeşleri herkes tanır… Sessiz, sakin, alçak sesle konuşma özellikleriyle bilinir berber kardeşler…
Dükkanları boş kalmaz, koltukları sürekli doludur. Hem mesleklerini iyi yaptıkları hem de saygıdeğer kişilikleri nedeniyle…
Tıraş olurken kolay kolay siyaset konuşulmaz ama konu spora geldiğinde akan sular durur… Bu suların çoğunluğu da Kadıköy’e doğru akar…
Aralarında aşklarını başka renklerde arayanlar var tabii ki fakat Ahmet Bozkurt’un damarını kessen kanı sarı-lacivert akar neredeyse…
Geçtiğimiz günlerde sosyal medyalarında bir fotoğraf paylaştılar. İlgimizi çekti, aradım sordum:
Tüm aileyi Fenerbahçeli yapmak zor olmadı mı? diye…
Fotoğraftaki aile fertlerinin birbirlerine yakınlık derecesini öğrendiğimizde, zor olmadığını anladık.
Baba-oğul-anne-gelin-torun…
Amiyane tabirle ‘Armutlar hep dibine düşmüş’…
Bir Fenerbahçeli olarak gurur duydum, ama bir anlamda da üzüldüm. Çünkü benim ‘Armutlar’ dibe düşmedi. Ortanca kızım ve oğlum ülkemizin diğer gurur kaynağı Galatasaray taraftarı oldu.
Bozkurt Ailesi’nde nasıl bilmiyorum ama bizde Galatasaray’ın başarılarında çocuklarımın sevincini paylaşmak, sarı-kırmızılıların gururunu yaşamak incitmiyor beni bir Fenerli olarak. Aksine, ezeli rakibimizle yarışa girme hırsımızı artırıyor…
Neyse konuyu dağıtmayayım. Bu haber, Bozkurt Ailesi’nin Fener sevgisini anlatıyor. Geçmiş birkaç yılı hesaba katmazsak bu yıl için haklı bir gurur yaşıyoruz.
Ahmet Bozkurt (Nadir berber salonu), Nadir Bozkurt (Bozkurt soğutma), Turgut Bozkurt (İzmir Büyükşehir Belediyesi çalışanı), Ayfer Bozkurt (anne), Gül Bozkurt (Gelin, Nadir Bozkurt’un eşi, müşteri temsilcisi), İzel Bozkurt (Gelin, Turgut Bozkurt’un eşi, müşteri temsilcisi), Gaye Bozkurt (Büyük torun), Ayten Bozkurt (Küçük torun)’dan oluşan Urlalı hemşehrilerimize, sağlıklı, huzurlu, mutlu günler diliyoruz.
Beşinci yıldızımızı alıp, Avrupa’da zirveye oturacağımız günleri de sabırsızlıkla bekliyoruz.
