“Şuna inanmak gerekir ki, dünyada gördüğümüz her şey kadının eseridir” M. Kemal Atatürk.
Tüm emekçi kadınlarımızın kadınlar gününü kutluyor ve bu vesileyle merhaba demek istiyorum.
Öncelikle haftalardır övdüğüm ve beslediğim duyguları defalarca dile getirdiğim bir Urla modeli vardı hatırlarsanız. Şu günlerde görüyorum ki, beni yalancı çıkarmak için elinden geleni yapıyor. Neden mi? Etrafınıza şöyle bir bakarsanız ne demek istediğimi anlarsınız. Ortalık çöpten, pislikten geçilmiyor. Yollar desen çamurla dolu köstebek yuvası gibi. Neresinden tutsam elimde kalıyor semtim. Geçenlerde pazar yerine doğru çıkan bir merdivende yürümek için adeta köşe kapmaca oynadım. Her bir basamağı yemek artıklarıyla doluydu. Utanç duygumu hiç bu kadar kuvvetli hissetmemiştim. Başkalarının üstlenmesi gereken bu duygu, bana nasip oldu ne yazık. Urla’yı çöplüğe çevirenlerle aynı havayı soluduğum için utanıyorum. Haysiyet duygusunu elinin tersiyle iten insanların, pişkince etrafta dolanmalarını hazmedemiyorum. Kendi yerine sahip çıkamayan, temiz tutamayan kişinin bu ülkeye ne gibi bir faydası olabilir. Olmasanız daha iyi. Belediyenin eli kolu her yere yetişiyor mu diye sorarsanız, o da tam anlamıyla yeterli kalmıyor. Urla’nın bazı yerlerine temizlik geç ulaşıyor. Hoş, çöplerini çevreden esirgemeyen kişilerin varlığı sürdüğü sürece belediye ne yapsın.
İğneyi önce kendimize batırmalıyız.
Uyan kasaba halkı. Uyan ki yarın geç olmasın. Uyan ki yarınlar çöp olmasın.