8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün tarihi 1800’lü yıllara dayanıyor. Kadınların mücadele ateşini, Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) 40 bin dokuma işçisi, 8 Mart 1897’de yaktı. Bu tekstil fabrikasında başlattıkları grevde çıkan yangında 129 kadın can verdi. Feci olayın tarihi 8 Mart 1857 idi.
40 bin kadın işçi ABD’nin New York kentinde bir dokuma fabrikasında greve başladı. Sadece “Daha iyi çalışma koşulları” istiyorlardı. Polisin fabrikaya kilitlediği kadın işçilerden 129’u içerde çıkan yangında can verdi. O ölümler dünya kadınlarının seslerini duyurabilmesi için yakılan ateşin ilk kıvılcımı oldu. 8 Mart Dünya Kadınlar günü olarak anılması ancak 54 yıl sonra olabildi.
Alman Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, ölen ABD’li kadın işçilerin anısına 8 Mart’ın “Dünya Kadınlar Günü” olarak anılmasını önerdi. Öneri oy birliği ile kabul edildi. İlk anma 1911 yılında oldu. 10 yıl sonra, 1921’de Üçüncü Uluslararası Kadınlar Konferansında günün adı “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak değiştirildi. Bazı ülkeler, Birinci ve İkinci Dünya Savaşı yıllarında Kadınlar Günü anmalarına yasaklar, kısıtlamalar getirdi. Kadınlar 1960’lı yılların sonunda 8 Mart’ı yeniden anmaya başlayabildiler.
Son olarak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977’de, 8 Mart tarihinin “Dünya Kadınlar Günü” olarak anılmasını kabul etti. Ancak orada, BM tarafından yazılan günün tarihçesinde, ölen işçilerin anısına atıf yapılmadı. 8 Mart Türkiye’de ilk kez 1921’de kutlandı. 1975 yılından sonra kültürel kutlamalar başladı. 12 Eylül darbesi ile ara verilen kutlamalar 1984’den bu yana devam ediyor.
Dünya Kadınlar Günü, kadınların sosyal, ekonomik, kültürel ve politik başarılarını kutlayan küresel bir gündür. İnsan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve başarılarının kutlanmasına ayrılmaktadır. Gün ayrıca dünya çapında cinsiyet eşitsizliğine karşı harekete geçmeyi desteklemek için kutlanır. Geçmişten günümüze, tüm Dünya Emekçi Kadınlarına saygılarımla…